Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | kalın tabaka halinde | thickly zf. | ||
The sauce was spread thickly over the pizza. Aşçı, sosu pizzanın üzerine kalın bir tabaka halinde sürdü. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | kalın bir tabaka halinde yaymak/sürmek | spread something on thick f. |
Deyim | kalın bir tabaka halinde yaymak/sürmek | spread on thick f. |